10/06/2021

YEMEK YEDİRMEK,

 "İskenderun'da terzilik yaparken (1952-1969) yanımdan onbeş'e yakın kalfa çalışıyordu.Vğle vakti öğle yemeği için herkes evlerine gidip geliyordu.Belki elamanların evlerinde yeterli imkanları yok diye Sonra bir uygulama başlattım.Filan lokantada sulu yemek istiyorsanız öğle yemeğinizi oradan yiyebilirsiniz.Kebab isteyenler filan lokantaya gidebilirler.tatlı canı isteyenler ise bitpazarının köşesinde iki kardeşin işlettiği filan tatlıcıdan yiyebilirler diye.Cumartesi günü olduğu vakit lokantacı,kebabcı,tatlıcı gelir haftalık hesapları getirir öder idim.Bu bir kaç sene böyle devam etti.beş günü tatil olan bir bayram'a tesadüf ettiği için elamanlar bir gün çalışıp diğer günlerde evlerine veya memleketlerine gitmişlerdi.hafta sonu bu üç esnafta bana hesap getirdiler.Halbuki o hafta içinde elamanların yemek yememeleri gerekiyordu.çünkü dükkan kapalı idi.gelen esnafa bir şey demedim ben dükkanınıza uğrarım dedim.Çalışanlara hafta içi yemek yeyip yemediklerini sordum .Yemedik usta dediler.Ben dükkan sahiplerinin yanına gittim.bana günlük defteri gösterdiler yemek yenmiş gibi gösteriyordu.Ben esnafın hesabını ödedim ve esnafa herkes kendi yediğinin hesabını versin deyip,gençliğin verdiği kızgınlıkla yemek uuygulamasını kaldırdım.Yanlmış yapmışım.Beni ziyarete gelen bir Allah dostu var idi.ara sır uğrardı.Geldiğinde öğle yemeği vakti idi."Sultanım beraber yemek yiyelim" dedim.Bana asabi bir şekilde "Yemek yedirmeyenin yemeği yenmez" diyerek gitti.Pişman oldum.Uygulamayı tekrar başlattı isem de bu sefer kalfalar yemeğe gitmediler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder